(RESİM: Caner KARAVİT Atölye Sanat Hayatı Satandı)
ART ANKARA 9. Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı ATİS Fuarcılık organizasyonu ile 9 – 12 Mart 2023 tarihleri arasında, ATO Kongre ve Sergi Sarayında gerçekleşti. Çağdaş sanatın Ankara buluşması adıyla değerlendirilen bu yılki etkinliğinde Art Ankara 9. Çağdaş Sanat Fuarı, Sanatçı Onur Ödülü Ressam Hasan PEKMEZCİ ye, Kurum Onur Ödülü Burhan DOĞANÇAY MÜZESİ ne, Sanatçı Katkı Onur Ödülü de Prof. Dr.Kıymet GİRAY a verildi. 150 ye yakın ulusa ve uluslararası galeriler, müzeler, üniversitelerin proje bazlı geniş yelpazesi içinde inisiyatiflerle birlikte 42 ülkeden 1500 ün üzerine sanatçının eserlerine sergileme olanağı sağlandı.
Art Ankara ya destek veren Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’ne, Ankara Büyük Şehir Belediyesi’ne , Ankara Ticaret Odası’na, Ankara Sanayi Odası’na ,Ankara Kent Konseyi’ne, BRHD’ye ( Birleşik Ressam ve Heykeltraşlar Derneği) , TÜSGAD’a ( Tüm Sanat Galerileri Derneği)Sponsorlar Timaş İnşaat A.Ş ye, Bilim Üniversitesi ve Holiday İnn Kavaklıdere ye , yönetim kurulu, seçici kurulu, danışma kurulu üyelerine ve tüm katkı veren kurumlara böylesi bir organizasyon için teşekkür ederiz. Bu fuarı canlı kılan katılımcı kurum, sanatçı ve tüm ziyaretçilere sanat severlere de ayrıca en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Kıyaslama yapmaksızın ad vermeden Türkiye de hayat bulan tüm sanat fuarları arasında seçkin konumu ile öne çıkan bir fuarcılık çalışması olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Sanat organizasyonlarının doyurucu olması, sanatçı, sanat eseri, izleyicisi ile üretim ve alımlayıcı olarak tüketimcisiyle tüm bileşenlerin bir araya gelmesi sonucunda olanaklı olduğunun da altını çizmek isteriz.
(RESİM: Zahit BÜYÜKİŞLEYEN - Atölye Sanat Hayatı Standı)
Ülke olarak zor süreçlerden geçiyoruz. Asrın felaketi olarak adlandırılan,6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 9 saat arayla 7,7 ve 7,6 şiddetinde iki ayrı son yılların en güçlü depremini yaşadık. Rakamlar vermek ne kadar doğru olabilir ama toplamda şimdiye kadar 48448 can kaybını yaşadık. Bu sayının 6660 ını yabancı uyruklu insanlar oluşturmaktadır. 11 ilimizin ve 13.5 milyon insanımızın etkilendiği Hatay başta olmak üzere çok büyük yıkımın yaşandığı, neredeyse değil hakikaten yaşamın durduğu, 5 milyonu bulan göç hareketinin yaşandığı halada devam eden büyük felaketin altından inanç ve irade gücü ile milletçe kalkmanın mücadelesini veriyoruz. Küllerinden yeniden doğacak bir azimle hayata tutunmanın kararlılığı içindeyiz. Başta Askerlerimiz ve emniyet kuvvetlerimiz olmak üzere AFAD, UMKE, JAK, Madencilerimiz, Yabacı ülkelerden gelen tüm kurtarma ekiplerine, çeşitli itfaiye ekiplerimize, acil servis ekiplerimiz ve üç öğün sıcak yemek dağıtımı yapan KIZILAY’a, tüm yurttan ve dünyadan gelen ayni ve nakti yardımlara ve adını sayamadığımız kişi ve kurumlara şükranlarımızı sunuyoruz. Bu çok zor süreç de önemli bir sorunda öksüz ve yetim kalan çocuklarımız. 17 Şubat 2023 tarihi itibariyle 290 bin koruyucu aile baş vurusu yapıldı , bu konuda çok dikkatli davranılıyor. 36 günü aştık , çocuk istismarı olmaması için sayılar yansıtılmıyor. Evsiz ve işsiz kalan insanlarımızın birinci önceliği kalacak yer sorunudur. Toz toprak içinde banyo ve tuvalet ihtiyaçları çadır ve konteyner kadar önemlidir. Zorunlu olarak Üniversiteler de eğitime ara verilmiş. KYK yurtları depremzedelere açılmıştır. Prof. Caner KARAVİT akademik camiadan gelen seslere karşın önceliğin barınma olduğunu, eğitimin yaz aylarında telafi ve ikame amaçlı ikinci eğitim gibi çözümlerle de sağlana bileceğini belirtmiştir.
(RESİM: Hakan ESMER - İMOGA Standı)
En önemli sorun da depremin getirdiği fiziksel ve ruhsal travmalar olmuştur. Tüm yurtta sağlık kurumlarımız Uçak Ambulanslar ( Cankurtaran )ve Helikopterlerle yaralılar taşınarak tedavilerine başlanmış olup acil şifalar diliyoruz. Ancak etkisi daha uzun zaman alacak olan psikolojik sorunlardır. Çadır kentlerde başta çocuklar olmaz üzere ruhsal terapi merkezleri oluşturulmaya başlandı. Zor süreçlerin atlatıla bilmesi için yaşamın sağlıklı bir şekilde yeniden devamını sağlamak adına çağdaş toplumlarda yaşamın akışı içinde sanatsal faaliyetlerinde toplumsal sorumluluğu vardır. ATİS Fuarcılık da sanatın çağlar boyu iyileştirici yanı olduğunu vurgulamıştır. Sanatın ayakta kalmanın mücadelenin güçlü yanını oluşturduğu da bilinen gerçeklerdir. Buna bir örnek olarak ikinci dünya savaşında Alman Nazi ordularının Polonya’yı işgalinde yaşananları verebiliriz. Ünlü yönetmen Roman POLONSKİ’ nin PİYANİST filimi. Alman uçaklarının bombalamaları altında Yahudi kökenli piyanist Wladyslaw SZPİLMAN ın piyanosunu çalmasıdır. Alman yada Yahudi, bir çok yönetmen buna benzer konuları dönemi yansıtması açısından işlemişler.
(FOTO: M. Enis ŞENSEVER - Atölye Sanat Hayatı İnisiyatifi Satandı)
PİYANİST filmi, oturduğu apartmanın bombalanması esnasında piyanosunu çaldığı sahne ile başlar. SZPİLMAN ı oyuncu Adrien BRODY canlandırmıştır. Müziğin ve sanatın nasıl bir ruh haliyle direnme ve yaşama güdüsünü güçlü tuttuğunun somut bir örneğini yaşamın trajedisi içinde görmekteyiz. Depremin henüz acılarını yaşadığımız şu günlerin ortamında 9. Çağdaş Ankara Sanat Fuarının da böylesi bir işleve tanıklık etmesi açısından önemsediğimizi belirtelim. İlk olarak 2017 de üçüncüsüne ve 2020 dede altıncısına Bahariye Sanat Galerisi ile birlikte katılmıştım. Bu yıl dokuzuncusuna Sayın Zafer BİLGİN beyin Atölye Sanat Hayatı inisiyatifi içinde yer alarak katıldım. Emeği geçen herkese tekrar teşekkür ediyorum.