TURAN ŞALLI (Roman Sivil Toplum Gönüllüsü)
DEPREM KİMLİK SORMAZ
Yayın Tarihi: 28 Şubat 2023, Salı
Diğer Yazıları

Depremler insanlık tarihinde sıkça görülen bir doğal felakettir. Deprem bilimsel olarak; Yerkabuğunun içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzeyini sarsma olayıdır. Ülkemiz deprem ülkesi olduğundan tarihimizde çokça yaşanan depremler bulunmaktadır. Yapılan bilimsel çalışmalarda, “deprem öldürmez, binalar öldürür” gerçeğini bilmekteyiz

İşte bugünlerde bu gerçeği tüm sıcaklığı ile yaşıyoruz. 6 Şubat gece yarısı 7,7 ve aynı gün yaşanan 7,6 şiddetindeki güç ile başta Kahramanmaraş ilimiz olmak üzere 11 ilimizde çok büyük yıkımlar meydana gelmiştir.  Bunun ardından yaklaşık iki hafta önce Hatay merkezli deprem acılarımızı büyütmüştür. Depremin şimdilik acı bilançosu; 45 bin insanımız yaşamını yitirmiş, 100 binden fazla insanımızın yaralanmasına neden olmuştur. Yaralanmaların hangi boyutta olduğu henüz bilinmemektedir. Depremde kimileri akrabasını, kimileri sevdiğini,  kimileri tanıdığını kaybetti. Kaybolan mal, can varlığı yanında çok büyük ekonomik kayıplar bulunmaktadır. Yaşadıkları travma ayrı bir yaradır. Binlerce insanımız depremzede durumunda, toplumsal yardımlaşma ile ayakta kalmaya çalışıyorlar. Barınma sorunu yaşıyorlar, çaresizliği yaşıyorlar. Bir Roman gecekondusuna bile muhtaçlar. Deprem mağdurlarına devlet, millet, sivil toplum büyük bir dayanışma örneği gösterdi. Yaraları sarmaya çalışıyoruz.

Depremler bizlere esasen şunları anımsattı, yıkıcı etki alanına giren binaları ve bu binalar içinde bulunan tüm kimlikleri yerle bir etti. Depremler kimlikleri sorgulamadı Kürt, Türk, Çingene, Süryani, Arap, Çerkez, Boşnak, Pomak, Ermeni dinlemedi. Hatta dilini ve dinini de sorgulamadı. Gücüne karşı yeterli önlem almayanları toprağa gömdü. Zengin, fakir  dinlemedi, zenginin tüm servetini elinden aldı, kefen ile sarılamadan toprağa verilenler oldu. Acı gerçeği yine öğrendik, “deprem öldürmez, binalar öldürür,” 

Dini inancımızda kadere inanan bir toplumuz, ancak yine İslâm inancımızda ” tedbir” diye bir ayet olduğunu bilmekteyiz. Hristiyan ülkelerde de depremler meydana gelmektedir.

                            Hans depremlerde ölmüyor, Hasan ölüyor,

                            Helga depremlerde ölmüyor, Leyla ölüyor,

                            Dimitri depremlerde ölmüyor, Dilaver ölüyor,

Japonya’da 9 şiddetine dayanabilen konutların inşa edildiği, insan ölümlerinin görülmediği doğal felaket olan depremleri görebilmekteyiz. Bunlar esasen kadere karşı alınmış tedbirlerdir. Dini inancımızda elbette ölüm gerçeği vardır, ama “tedbir” gerçeği de vardır. Kadercilik anlayışına bakıldığında Osmanlı da Kiptî/ Çingene anlayışında görmekteyiz. Osmanlı Taşlıca Mebusu Ali Vasfı Bey’in, “Onlar Çingene gelmişler dünyaya ne yapalım,”  sözünü anımsatmaktadır. Bu söz zaman ve mekânsal ortamda Çingeneleri keskin bir kadercilik içine hapsetmiştir. Oysa Çingene/Roman yurttaşlara belli olanaklar yaratıldığında bu kadercilik anlayışının geçerli olmadığını görmek mümkündür.

 “Ateş düştüğü yeri yakar “derler, ama bu defa ateş hepimizi yaktı. Deprem etkileri nedeniyle 1 milyondan fazla insanımız evini kaybetti, yaşadığı şehirleri terk ettiler. İlimiz Edirne’de şu an itibariyle dört bine yakın misafirimizin olduğu söylenmektedir. Onların acılarını yüreğimizde hissediyoruz.  Depremler esasen geriye çok boyutlu sosyal bir felaket bıraktı. Kentsel dönüşüm projeleri birilerine şişkin bir cüzdan, yok olan bir vicdan bıraktı. Siyasal zemin sert olmasına rağmen vicdanımın sesi “Deprem kader planı” olmadığını haykırmaktadır. İçimdeki vicdan şairin dediği gibi;

 

Memleket isterim

Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;

Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

 

Memleket isterim

Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;

Kış günü herkesin evi barkı olsun.

 

 

Turan Şallı

Roman Sivil Toplum Gönüllüsü

DİĞER YAZARLAR
Nuri Böcekbakan
ŞÜKÜR SANA ALLAHIM
Seyide ESEN
Kale
MELTEM BABACIK (inst: 360beslenme)
AZI KARAR ÇOĞU ZARAR OLAN BESİN: KAHVE
Selçuk Duranlar
2023 YILI MART AYI DIŞ TİCARETİMİZ
Recep ÇINAR
Bakalım çifte kutlamayı kim yapacak!                                          
Ahmet Acaroğlu
SİYASET YALAMA OLDU
Şükrü Akıllı
UCUBE SİSTEM ve  SEÇİM GARABETLERİ
Zafer Dereli
MESLEKTEN MEN İLE İLGİLİ CEZADA, UCU AÇIK VE SINIRLARI GENİŞ İFADELER KANUN METNİNDEN ÇIKARILDI
ERCAN KERMAN
   HEP SAĞA GİDEREK, SOLDAKİ EVİ BULMAK
Doç. Dr. Yeliz YEŞİL
TURAN ŞALLI (Roman Sivil Toplum Gönüllüsü)
‘Rüzgarsız Havada Dönen Fırıldağın Mutlaka Bir Üfleyeni Vardır’
Numan Özgür METİN
ATATÜRK EVİ KIRKLARELİ
ŞAHVER HÖBEK
En Son Ne Zaman İzin Verdin?
Hüseyin Erkin
MERİÇ NEHRİ - YAĞMUR DUALARI - HARZA PROJESİ !!
Burak Dipevliler
Görünmez Tehlike Mi Görmezden Gelinen Tehlike Mi? Edirne’nin Yok Olmaya Yüz Tutan Kültürel Mirası
NURAN İKİZ
Bir Yeni Yıl Hikâyesi
MUSTAFA ÇETİN
NEVRÛZ
M. ENİS ŞENSEVER
Kaya Sınıfı 2 bölüm
HAMİT PUHALOĞLU
Kefenin Cebi Yok…
Mehmet Ali ESMER
ANADOLU’DAKİ TARİHİ YAPILARININ DEPREMDEN KORUNMASI ESASLARI (2)
OLCAY DAL
Cumhuriyet nedir ?
Ertan Çekiç
İNSANLARA NE İSTEDİĞİNİ SORSAYDIM, DAHA HIZLI GİDEN AT ÜRETİRDİM
CELİL ÖZCAN
SAKARYA ZAFERİ’NİN 100. YILI KUTLU OLSUN!
İHSAN KÖSE
İZ BIRAKANLAR
ÖZCAN AYGÜN
EDİRNE GAZİ OSMAN PAŞA ORTAOKULUNUN KAZANDIĞI ULUSAL BAŞARI VE ÇANAKKALE SAVAŞLARININ 106. YIL DÖNÜMÜ
MUSTAFA ERSOY
MUHALEFET ETMEK, BOZGUNCULUK MU? İHANET ETMEK Mİ?
Tülay Çağlarer
ATATÜRK ve ÇOCUK
Teoman ÖZÇUHACI
MESAFELER VE ÖLÇÜLER - ÖLÇÜTLER
Burhan Aytekin
19 Mayıs Gençlik Bayramı Kutlu Olsun
Yener Yaveroğlu
Allah’ın otu ıspanak neden beş lira?
ÜLKÜ VARLIK
TÜYAP DİYARBAKIR KİTAP FUARI (25/30 EYLÜL 2018) VE CAHIT SITKI TARANCI
Yaver Tetik
Sıcak Sulu Kalorifer Kazanı Yakma Talimatı:(4)
NEDİM ZOBAR
BÜYÜK ve KUTLU ZAFER
Burak Dipevliler
Mehmet Ali ESMER
Hüsnü Sarıgül
ABDULLAH GÜRGÜN
ŞAHVER HÖBEK
Burak Dipevliler
Burak Dipevliler