Memur ve emeklilerin maaşlarına Ocak-Haziran 2023 döneminde enflasyon farkı ile birlikte %30 zam yapılmasına ilişkin kanun teklifi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi.
Toplu sözleşme hükümleri uygulansaydı, maaşlar %16,48 artacaktı.
Ancak, ekonomik gerçekler ve yaşanan gelişmeleri dikkate alarak uzunca bir zaman boyunca toplu sözleşmede alınan kararların yeterli olmadığını, maaşlara ek zam yapılması gerektiğini ifade etmiş, yapılacak ek zamma ilave olarak alım gücünün reel olarak artması için ayrıca refah payı verilmesinin zorunlu olduğunu belirtmiştik.
Gelinen noktada %8,48 2022 ikinci yarısından kaynaklı enflasyon farkı ve %8 ilk 6 ay zammının üstüne yüzde 13,52 eklenerek memur ve emeklilerin maaşlarına yapılacak zam %30 olarak belirlendi.
Zorunlu tüketim harcamaları başta olmak üzere mal ve hizmet fiyatlarında yaşanan artışlar dikkate alındığında bu artışın yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir.
Bu nedenle maaşlara ilave bir seyyanen zam yapmak şart olmuştur.
Bunun yanında maaşlara yapılacak %13,52'lik ilave artışın enflasyon farkı hesabına dâhil edilmeyecek olması olumlu bir uygulama olmuş, talep ettiğimiz refah payı uygulaması Ocak-Haziran dönemi için hayata geçirilmiştir.
Buna göre 2023'ün ilk 6 ayında enflasyon %8'in üzerinde gerçekleşirse memur ve emeklilere enflasyon farkı ödenecektir.
Sonuç itibariyle 2022 enflasyon farkı dâhil %30; enflasyon farkı hariç %21,52 oranındaki zam kesinlikle ekonomik gerçeklerle bağdaşmamıştır.
Her dönem için memur maaşlarına enflasyon artışının üzerinde bir refah payı ödenmesi kalıcı hale getirilmelidir.
Memur ve emekli maaşlarına ek zam verilmesi konusundaki çalışmalarımız ve mücadelemiz sonuç alıncaya kadar sürecektir.
ENFLASYON FARKI ZAM DEĞİLDİR, EK ZAM VE REFAH PAYI KAÇINILMAZDIR
Bu enflasyon rakamları karşısında 2023 yılı zamlarının yeni ekonomik gerçekler ışığında belirlenmesi kaçınılmaz olmuştur
Bunu sağlamanın yolu memurlara ve emeklilere gerçek anlamda maaş artışı getirecek ek zam ve refah payı talebimizin hayat bulmasından geçmektedir.
Kamu görevlileri ve emeklilerimize verilecek enflasyon farkı ile birlikte 2023'ün ilk 6 ayı için yapılacak toplam zam oranı belli oldu.
Rakamlar, memur ve emeklilerimizin zam oranlarının yetersiz olduğunu gösteriyor.
Buna göre enflasyon yalnızca Aralık ayında %1,18 arttı ve 2022 yılının tamamı için %64,27 oldu.
2022 yılının ikinci altı ayında TÜFE %15,4 olarak hesaplandı.
Temmuz ayında memur ve emeklilerin maaşlarına %7 zam yapılmıştı.
Buna göre memur maaşları geçen altı ayda verilen %7 zam düşüldüğünde resmi olarak %8,4 eridi.
Böylece memur ve emeklilere ocak ayında %8,4 enflasyon farkı ortaya çıktı.
Memur ve emekli maaşlarına ocak ayında yapılacak %8 artışla birlikte enflasyon farkı da eklendiğinde yalnızca %16,4 zam yapılması söz konusu oldu.
Bilindiği üzere asgari ücrete %55; devletin tahsil edeceği vergi, ceza ve harçlara %122 zam yapılmıştı.
Memurlarımızın harcamaları ve ödediği vergiler bu oranda artarken memur maaşlarına altı ay için %8 zam yapılması hakkaniyetli olmaz.
Enflasyon farkı memur ve emeklilerin 2022 yılında eriyen maaşlarının geç kalmış ve yetersiz bir telafisidir.
Tekraren ifade ediyorum ki, enflasyon farkı bir zam değildir.
Yaşanan fiyat artışları karşısında sıkıntı yaşayan memur ve emeklinin, eriyen maaşlarına 6 ay önce yapılması gereken zammın gecikmiş bir telafisidir. Enflasyon farkı sıfır zam demektir.
Bu ekonomik şartlar altında bu maaşlar hakkaniyet, adalet ve ekonomik gerçeklerle bağdaşmıyor.
Birçok kesim için destekler getirildi, memurlar da kendileri için bir destek bekliyor.
Bu nedenle memur maaşlarına ek zam yapılarak geçmiş zararların telafi edilmesi, enflasyon farkının maaşlara aylık olarak yansıtılarak yıl içinde reel olarak erimesinin önüne geçilmesi ve refah payı verilerek maaşların reel olarak artmasının sağlanması zorunlu hale gelmiştir.
Yetkililer taleplerimizi görmezden gelirse 2023, memur ve emekli için kayıp bir yıl olacak.
Bu enflasyon rakamları karşısında 2023 yılı zamlarının yeni ekonomik gerçekler ışığında belirlenmesi kaçınılmaz olmuştur.
Bunu sağlamanın yolu memurlara ve emeklilere gerçek anlamda maaş artışı getirecek ek zam ve refah payı talebimizin hayat bulmasından geçmektedir"