Bugün size görünce çok üzüldüğüm ve aklımın bir türlü almadığı bir olaydan bahsetmek istiyorum. Geçen hafta arkadaşlarla pikniğe gidiyorduk. Yanımıza gerekli malzemelerimizi aldık, en son soğuk içeceklerimizi alalım diye yol üzerindeki zincir marketlerin birinin önünde durduk.
Diğer arkadaşlarım markete girdiler, o sırada ağzına kadar dolu bir market arabasıyla çalışanlardan biri dışarı çıktı. Tabi ki bu kadar dolu bir araba ve marketin kendi çalışanı ister istemez insanın dikkatini çekiyor.
Baktın arkadaş doğru çöpe yöneldi. Haydaa!!
Başladı paketlerini açıp açıp arabadakileri çöpe boşaltmaya. Bende bir merak; neden?
Koştum gittim yanına, baktım hepsi parça tavuk, göğüs, but, yumurta, paketli köfteler, burgerler. Dayanamadım sordum hayretle: Neden atıyordunuz? Bunların tarihleri doldu, satamayız, çöpe atmamız gerekiyor dedi.
Kaptım sepetten bir ürün baktım son kullanma tarihi yarın. Yani dolmasına daha 1 gün var. Neden diye sordum. Bu çöpe atılan yiyeceklere ulaşamayan binlerce insan varken, son kullanma tarihinin dolmasına bir gün kala bu kadar yiyecek neden çöpe atılır. İnanın içim acıdı bunları düşünürken.
Bu zincir marketlerin politikasıymış meğerse. Ama çok yanlış bir uygulama değil mi?
Sokakta o kadar aç canlı varken bunların direkt çöpe dökülmesi doğru mu?
Bu marketler satış politikalarını düzenleseler de son kullanma tarihleri yaklaşan ürünleri indirimli ve hatta yarı fiyatına satsalar, bunları da gelir düzeyi daha az olan insanlar alsa. En azından böylece herkesin işine yarar diye düşünüyorum.
Hatta illa ki satılmaması gerekiyorsa bulundukları şehirdeki hayvan barınaklarına gönderseler ki bunun için gönüllü benim de gönüllüsü olduğum bir çok dernek, kulüp ve organizasyon var. Bir telefon etmeleri yeter.
İnşallah bu yazdıklarımı etrafımızdaki canlara duyarlı ve en önemlisi bu market yöneticilerinden yetkili birileri de okuyordur da bu anlamsız israfa hep birlikte dur diyebiliriz.
Ha bu arada ben o gün ne mi yaptım? Tabi ki kaptım görevlinin attıklarından iki poşet. Aldım eve getirdim. Geçen haftadan beri pişirip pişirip mahalledeki tüm sokak hayvanlarına ikram ettim. Doya doya yedi garibanlar.
