Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Mehmet Akif Ersoy Eğitim Binası Fuaye Salonu Galerisinde bir başka etkinlikte buluştuk. Pandemi sonrası diyebileceğimiz bu etkinliklerin bir yenisi de güzel bir işbirliği ile gerçekleşti. Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Resim – İş Öğretmenliği AD ile Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Ana sanat Dalı Lisansüstü ( Yüksek Lisans)öğrencilerinin buluşması oldu. ‘’ Lisansüstü Buluşması’’ adıyla gerçekleşen bu serginin birlikteliğini sağlayan Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı, aynı zamanda Fakültenin Sanat Galerisi sorumlusu sayın Doç. Ayhan ÇETİN ve Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölüm Başkanı sayın Doç. Dr. Aylin GÜRBÜZ ü bir kez daha kutluyorum. Bu Sergileri, karşılıklı diyalog ve sürdürülebilir eğitim ortamlarında öğrencilerin aktif olarak etken konumda olmalarını sağlamak açısından, sanat eğitiminin verimliliği üzerine çok önemli sayıyoruz. Resim –İş Öğretmenliği AD nın, Mezunlar Buluşması-I karma sergisine ( 23 - 27 Mart 2022) katılan kimi arkadaşlarımızı bu sergide de yer aldıklarını gördük. O serginin de kalite seviyesi oldukça iyiydi. Bu sergi bünyesinde yer alan katılımcıların Lisansüstü öğrenciler olması, belli bir seviyeyi aşma noktasında sanatçı nosyonu, kalitesi bağlamında önemli çalışmalarının sunumu saçısından sanat ortamına katkı sağladıklarının da altını çizmek gerekiyor. Eğitim ve uygulama, teorik ve pratik diye adlandırdığımız şeyin ne anlama gelebildiğini özellikle güzel sanatlar eğitimi veren kurumların sergilerinde somut olarak çok daha iyi anlayabiliyoruz. Sergi, 20 Mayıs - 3 Haziran 2022 tarihleri arasında gezilebilir. Sanat severlerin ilgi ile gezmesini bekliyoruz ve istiyoruz.

         Pandemi döneminde yüz yüze eğitim yapılamadığından çevrimiçi ( Online) derslerin internet ortamında yapılmasının sakıncalarını yaşadık ve gördük. Resim, heykel, seramik ve cam vb gibi pratikte karşılığının alındığı eğitim süreçlerinden mahrum kalınması, teorik bilginin deneyimlenme aşaması olan atölye uygulamalarının sekteye uğraması ile sıkıntılı bir dönemi geride bıraktık. Buna rağmen bu yarıyılda açılan sergilerde oldukça başarılı çalışmaları görerek çok mutlu olduk. Bu yazının bu kısmında kimi öğrenci çalışmalarına değinerek ilerleyen bölümünde de galeriler ve tüketici olarak izleyiciler üzerinde duracağız. Tüm öğrenci resimlerine yer vermek istemimize rağmen yazının uzunluğu açısından seçmek zorunda olduğumuzdan katılan her öğrencimizin eline sağlık diyor yollarının açık olmasını diliyorum.   

      Lisansüstü öğrencilerinin kişilik arayışı üsluplaşma açısından belli oluyor. Hep söylenen bir halk deyimi vardır,’’ Taklitler aslını yaşatır’’ diye. Yıllar önce YÖK ve Dünya Bankası Milli Eğitimi Geliştirme Projesi 1994 yılında 34 Eğitim Fakültesini kapsayan hizmet öncesi öğretmen eğitimi amaçlı seminer çalışmalarında,  Üniversiteler bölgelere ayrılıp seminerler başladığında Bolu İzzet Baysal Üniversitesindeydik. Gazi Eğitim Enstitüsü mezunu olup 1994 de İzzet Baysal Eğitim Fakültesinde görev alan Yrd. Doç.  Mahmut Öztürk, Seminer oturumunda Prof. Dr. Mary STOKROCKİ ( Arizona State University ) ve  Prof. Dr. Olcay KIRIŞOĞLU nun  ( Mustafa Kemal Üniversitesi) karşılıklı soru cevap şeklinde geçen tartışmalarında şunu söylemişti. Bizler atölyelerde hocaların kendi anlayış ve tarzını dayattığında kendi kopyalarımızı  üretiyoruz, böyle olursa benim atölyemde de küçük Mahmutçuklar yetişir. Biraz ironik olsa da gerçeklere dayanan bir sorunu dile getirmişti. Bu sorun hep var maalesef. Ancak biz eğitimin bir parçası olarak en başında etkilere açık olmak, deneyimlemek için kişiliğimizle örtüşen sanatçıların yapıtlarına bir öykünme içinde oluyorsak bunu doğal karşılıyoruz. Sorun kötü bir taklitçi olmayıp maniyer de olunsa kendi çizgisini bulması ve kendisini geliştirmesi açısından yaşanması gereken süreç olarak değerlendiriyoruz.

    Buse FULÜRYA, Doç. Ayhan ÇETİN in öğrencisi . Peyzaj çalışması dikkat çekici geldi. Kış mevsimi içinde ağaçlar ve köprü.  Sağ köşeden geriye doğru uzanan bir akarsuyu ve üzerinde köprü, izleyene paralel konumda resmedilmiş. Kuru ağaç dallarının birbirine giren girift cangılı içinde köprü yer yer kayboluyor. Sol tarafta bir patika ve yol kenarında korkuluk olarak çitler resmedilmiş. Ayhan beyin resimlerinden fırça tekniğine çok yakın esinlenmeler gördük. ( Resim – 1)

Doç. Dr. Mehtap KODAMAN hocamızda yanımızdaydı. Buse, evet hocam Ayhan beyden etkilendim, seviyorum demişti. Bir kere açık sözlü olması çok güzel. İkincisi de, plastik çözümlemelerinde endişeye ihtiyacı olmadığını da resmine yansıyordu. Şu bir gerçek, etkilenmelerinin yanı sıra kişilik özellikleri de  seziliyordu. Yakın bir gelecekte bu tür etkilenmelerden çabuk sıyrılacağını düşünüyoruz. Tabi bu seviyeye gelen öğrenciler kendi sorunsalını bilirler ve gelişmeye de açık olurlar. Başarılar diliyorum. 

    Sümeyye DURSUN un bel portresi kadın başı yorumu. Kontra Poz, simetriği bozan asimetrik duruş ile hareket kazanmış bir duruş. Bir eli iskemle üzerinde. Oturma şekli ile izleyiciye  paralel konumda bir pozun içinde   oturma yönüne karşı hafif sola dönük profil den bir baş çizimi ve kolunda aynı yöne dönük oluşu. Rönesans tan buyana portre geleneği için de  klasik resim anlayışından bir enstantane.  Figüratif resmin içinde Sembolist eğilimler de diyebileceğimiz ifade biçimlerini de gözlemliyoruz. Severek izledik. Ekspresif dışavurumcu bir yanı da pentürüne yansımış. Işığı kullanış biçimi Kuzey Avrupa resminin önemli ismi

 J. Vermeer in İnci Küpeli kız tablosunu çağrıştırıyor. İskemle üzerindeki elin mavi tonlarda boyanmış olması da kendi içinde anlatıma dayalı yorumlar getirmesi açısından da çok dikkat çekiciydi. ( Resim – 2)