Tarih: 31 Ekim 1918,
Yer: İstanbul Talat Paşa’nın evi,
Durum:
- 07 Ekim 1918 tarihinde Talat Paşa Hükümeti istifa etmek mecburiyetinde bırakılıyor.
- 30 Ekim 1918 tarihinde İzzet Paşa Hükümetinde Bahriye Nazırı olarak yeni atanan Rauf (Orbay) Bey’e Padişahın emriyle, Osmanlı’nın kayıtsız şartsız teslimiyet mütareke şartnamesini (Sevr), Çanakkale’de kovalanan ve üzerine kocaman bir İngiliz bayrağı çekilen, İngiliz Kraliyet armalı “Agamemnon” gemisinde, Rauf Bey’in itiraz etmesine bile fırsat verilmeden, aşağılanarak imzalatılmıştır.
Kitabın kapağı
- 07-30 Ekim 1918 tarihleri arası emperyalist devletlerin Osmanlı devleti içindeki işbirlikçileri yardımı ve Padişah’ın da taht kaybetme korkusu ile İttihat ve Terakkiciler üzerine baskılar arttırılmış ve yer yer şiddete dönüşmüştür.
Mustafa-Kemal-Ataturk-2016-04-istasy10
-01 – 13 Kasım 1918 tarihleri arası, mütareke sonrası ülkelerine kaçmaya başlayan Alman Askeri eşrafından Limon vonSanders Paşa, Ordular Gurubu Komutanlığını Mustafa Kemal Paşa’ya devrediyor. Bu arada Yeni kurulan Hükümet kanalı ve Vahdettin’in baskıları ile İskenderun’a çıkacak olan İngiliz Kuvvetlerine kolaylık gösterilmesi, ordunun terhis edilerek dağıtılması ve silahlarının İngilizlere teslimi edilmesi, Toros Tünellerinin İşgal kuvvetlerine teslimiyeti isteniyor. Mustafa Kemal Paşa, askerleri dağıtmayıp eldeki bütün sağlam silahları Anadolu içlerine sivil milislerin korumasına gönderiyor, ilerideki top yekûn mücadele için yerli milisleri örgütleyip silahlandırıyor. Aynı anda İstanbul ile telgraf trafiğine devam ederek hem emirlere uygun lisanla karşı durup zaman kazanıyor, hem de limana yanaşacak İngilizlerin üzerine ateş emri vererek İskenderun limanına yanaştırmıyor. Daha da ileri giderek İstanbul Hükümetine sert tepkiler veren telgraflar yazıyor. (Atatürk’ün Bütün Eserleri, cilt.2 1915-1919, kaynak yayınları İstanbul.2003). Ve nihayet, 13 Kasım 1918 Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı'nın kaldırılması üzerine, İstanbul'a geldi.
Talat Paşa
- 31.Ekim 1918 tarihinde Talat Paşa’dan hiç istemediği halde İttihad ve Terakki düşmanlarının kendisine verilebilecek muhtemel sıkıntıların endişesi ile yakınları tarafından zorla yurt dışına çıkması istenmiştir. İstemeyerek yurt dışına gitmeye hazırlandığı o günlerde, 31 Ekim gecesi evine Teşkilat-ı Mahsusa ve İttihat Terakki’nin bıçkın yiğitlerinden Kara Kemal Beyi ve Kara Vasıf Beyi davet etmiştir.
Kim bilebilirdi ki o gecenin ilerleyen saatlerinde eşinin de şahitlik edeceği bir ses tonunda söylemiş olduğu sözlerin, bir süre sonra tarihin akışını bir anda tersine çevireceğini?
Kara Vâsıf Bey (1872-1931). Karakol Cemiyeti’nin başkanı.
Talat Paşa’nın o akşam söylediği sözleri 1960’lı yıllarında Celâl Bayar ile Fahrettin Altay Paşa birebir olayların sahiplerinden aldıkları bilgilere dayanarak ayrı ayrı gazeteci Taylan Sorgun’na nakletmişlerdir. Buna göre Talat Paşa, Kara Kemal Bey ve Kara Vasıf Beye vasiyet gibi sözler sarf edecek ve onlardan bu konuda söz alacaktır.
Gelin şimdi Taylan Sorgun’un 1960’lı yıllarda olayların hayatta kalan canlı şahitlerini gün ve aylarca sabırla dinleyip hazırladığı, Ekim 2017 tarihinde Kaynak Yayınları’ndan tekrar baskısı yapılan “MÜTARE DÖNEMİ ve BEKİRAĞA BÖLÜĞÜ” isimli belgesel tadındaki eserinin 47-48 ve 49. Sayfalarındaki yazılanlara bir göz atalım:
Kara Kemal
"KUVVETLİ EL: MUSTAFA KEMAL PAŞA DIR"
“Önce dünü ve kendilerini muhakeme ettiler. Odayı bir kaderin tarifsiz atmosferi sarmıştı. Ve nihayet Talat Paşa meseleye girdi:
"Bakın sizi buraya çağırtmamın asıl sebebi MUSTAFA KEMAL PAŞA meselesidir. Şartlar çok ağırdır. Bu ağır şartlar karşısında bir şeyler yapılması tabiidir. Ama bunu kim yapacaktır? İşte asıl düşünülmesi icap eden de budur. Evet, Düvel-i Muazzama bizi bir savaşın içine iterek kendi maksadına ulaşmak istemiş ve buna kavuşmuştur da. Kimsenin buna itiraz koyacak hali yoktur. Biz dayanmak için harp ettik, neyse bunlar artık boş... Merkez-i Umûmîde de açık açık aynı meseleleri konuştuk. EVET, DİYECEĞİME GELİYORUM YİNE. BİR ŞEYLER YAPILACAKTIR, BUNU KİM YAPACAKTIR? KUVVETLİ BİR EL LAZIMDIR. MESELA MUSTAFA KEMAL PAŞA... Temiz bir maziye sahiptir. Mağlup olmamış bir kumandandır. Ordu mensupları da kendisini sayarlar. Halk da Mustafa Kemal Paşa'yı sevmektedir. Ben Mustafa Kemal Paşa'nın mühim bir işe soyunacağım tahmin ediyorum. Kendisi kongrelerde öteki arkadaşlarımızın sıkça münakaşa ettiği bir mensubumuzdur. Ama size söylüyorum, eğer bir şeyler yapmak isterse çekişmeler bir tarafa konulmalıdır. KENDİSİNE YARDIMCI OLUNMALIDIR, ÖNÜNÜ KES¬MEMEK, AÇMAK İCAP EDER."
Teşkilat Kurmak;
Kara Kemal, Talat Paşa'nın sözleri bitince kendi üslubuyla, "Benim MUSTAFA KEMAL PAŞAYA olan takdir hislerimi bilirsiniz, kendisi dediğiniz gibi galibiyetler elde etmiş bir kumandandır. Hatta Enver Paşa'nın, Mustafa Kemal Paşa'nın terfiini neden önlediğini soran, bunun lüzumsuz olduğunu size söyleyen de benim. Siz rahat olunuz. Elden gelen yapılacaktır. Karşı koyan olursa, biz icap eden tedbiri alırız… Yalnız bir mesele vardır. Enver Paşa sıkça şarka gitmekten, oradan yeniden başlamaktan söz ediyor” dedi.
Talat Paşa kestirip attı;
“Siz dediğimi yapın.. Fakat dağılmamak için de bir teşkilat yapmak lazımdır…” der ve tarihin akışını değiştirecek olan meşhur KARAKOL CEMİYETİ böyle kurulur.
Daha nice bunun gibi tarihin sayfalarında kaybolmak üzere bilgi ve ayrıntıları, bizlere bin bir zahmet, gayret ve emekle ulaştıran, Gazeteci Taylan Sorgun’a ve bu kitabın unutulmasına fırsat vermeden yeniden yayınlatıp bizlerin aydınlanmasına sunan Kaynak yayınlarına sonsuz teşekkürler… Gerçekten olayları kaynağından öğrenmek, bir başka güzel..
SİSEV Gn. Md.
Y. Mimar Mehmet Ali Esmer
2021.Temmuz.28
Kaynakça:
Sözlükçe: