Kader değil bunca felaket. Bunca kan fıtrat değil, yolda vahşice öldürülen hayvanların bu hali, onları bu hale getiren zihniyet kader insanı değil. Doğru yetiştirilmemiş vahşiler, içine nefret doldurulmuş katiller. O masum hayvanların kaderi bu değil. O zavallı hayvanların kanları yollara sızmış o kanın tonu yok, tek gerçeği var; hayvan değil insanlık ölmüş...
Bir kumaş parçası bahane zihniyet yerlerde. Yine kadının etek boyu mevzu. Köşe başında tecavüze uğramış bir zavallı. Sapıklığın sapkınlığın savunmasını da yapıyorlar utanmadan 'giymeseymiş bir karış' diye. Özgürlük adı var lafta ama kafalar yine boş, yine boş. Bir gıdım akıl varsa o da bel altı çalışıyor ve böyleleri etrafta kol geziyor. Bir gözaltı sonra cadde boyu aranmaya devam ediyor. Kendini özgür sanan masum kadın, değilsin özgür!.. Bu ülkede bu zihniyet yaşadıkça sana da, çocuklara da yoktur rahat bir gün. Ve o zavallı kadının tecavüze uğramış bedeninden sızan kan yollarda... O kan kırmızısının tonu yok, tek gerçek var o da içimizde sapık dolu ama gören yok, görüp bir şey yapan yok.
Hiçbir şeyden habersiz sıradan bir gün geçiren insanım ölüyor ve daha ne olduğunu anlamadan kendini karanlıkta buluyor. O evi yapan, yapılmasına izin veren en konforlu sağlam evinde mışıl mışıl uyurken ne canlar gidiyor. Az çimento kullandık kârımız çok. Daha da iyi bir evde oturayım derdi ile gününü gün ediyor. O sırada enkazda ölen canlar artıyor. Garibana gariban yardım ediyor. Deprem değil öldüren binalar can alıyor. Yine önlem alan yok, yine yok. "Betonumsu" yapıda canlarını kaybedenlerden sızan kanlar molozlara sızmış. Kanlarının kırmızısının tonu yok tek gerçek var, ihmal edenler zevk sefa sürüyor, masum ölüyor... Çıkartılmış bir bedelli baştakiler neyi, ne için yapıyor belli değil. Dediklerine kendileri gibiler inanmış ama gerçek bilinçlinin beyninde. Parası olan evinde ama yine gariban dağ tepesinde... Ama o dağ, ne Ağrı'da ne Hakkari'de. Sınır ötesinde... Canlar ölüyor, cenazeleri baba ocağının tuğla evine gidiyor. Söylenen yine 'vatan sağ olsun' vatan sağ olsun da "Vatan"ın başındakiler de doğru hamle yapsın... Ah benim Atam, nerede bir düşman vardı, askerlerden önce kendi çıkardı... Ne zırhlı aracı vardı, ne onlarca koruması. Çünkü korkmazdı. Neden, niçin öldüklerini bilmeyen gariban oğlu Mehmetçik dağda can veriyor. Mehmet'in kanı ellerde sızmış tüm yüreklere. Bu kanın tonu hiç yok, tek gerçek o da sizin akıllarınızda...